Çevrimdışı
BlackRose
Kayıtlı Üye
- 8 Haz 2023
- 1,986
- 666
İnsanlar hayatlarının yaklaşık üçte birini uyuyarak geçiriyorlar ve bilim adamları uzun zamandır uykunun neden zamanımızın bu kadar büyük bir bölümünü aldığını tartışıyorlar. Şimdi yeni bir çalışma, uyku için ana nedenimizin tek bir şey olarak başladığını, ardından şaşırtıcı bir şekilde belirli bir yaşta değiştiğini gösteriyor.
Neden uyuduğumuza dair önde gelen iki teori de beynimize odaklanır : İlk teori, beynin hücreleri arasındaki bağlantıları yeniden düzenlemek için uykuyu kullandığını, hafızamızı ve öğrenme yeteneğimizi destekleyen elektrik ağları kurduğunu söylüyor. Diğer teori ise, beynin gün boyunca biriken metabolik atıkları temizlemek için zamana ihtiyacı olduğunu söylüyor. Nörobilimciler, bu işlevlerden hangisinin uykunun ana nedeni olduğu konusunda tartıştılar, ancak yeni yapılan bir çalışma cevabın bebekler ve yetişkinler için farklı olabileceğini ortaya koyuyor.
Science Advances dergisinde 18 Eylül’de yayınlanan çalışmada araştırmacılar, bebeklerin uyku saatlerinin çoğunu
Kaliforniya Üniversitesi, Los Angeles ve Santa Fe’de ekoloji ve evrimsel biyoloji profesörü olan kıdemli yazar Van Savage, “Büyüme modundan bakım moduna geçişin bu kadar keskin olması bizim için kesinlikle şok ediciydi” dedi. Araştırmacılar ayrıca diğer memelilerden (yani tavşanlar, sıçanlar ve diğer kobaylardan) veri topladılar ve onların uykularının da benzer bir dönüşüme uğrayabileceğini buldular; ancak, bu modellerin birçok tür arasında tutarlı olup olmadığını söylemek için henüz çok erken.
Öne Çıkan Bir Hipotez
PNA
Bu kural, farklı türler arasında ve aynı türün üyeleri arasında geçerlidir; örneğin, fareler fillerden daha fazla uyur ve yeni doğan bebekler yetişkin insanlardan daha fazla uyur. Bununla birlikte, beyin büyüdükçe uyku süresinin azaldığını bilen yazarlar, bu değişimin farklı hayvanlarda ne kadar hızlı gerçekleştiğini ve bunun uyku işleviyle ilgili olup olmadığını merak ettiler.
Araştırmacılar, bu soruları yanıtlamaya başlamak için insanların ne kadar uyuduğuna dair mevcut verileri bir araya getirerek, yeni doğan bebeklerden ve 15 yaşına kadar olan çocuklardan; vücut büyüklüğü, metabolizma hızı, farklı yaşlarda REM uykusunda geçirilen sürenin REM dışı uykulara oranı gibi veriler derlediler.
Araştırma çalışanları, tüm bu değişen veri noktalarını zaman içinde izlemek ve aralarında hangi farklılıkların ortaya çıktığını görmek için matematiksel bir model oluşturdu. Beynin metabolik hızının bebeklik döneminde, organ hücreler arasında birçok yeni bağlantı kurarken yüksek olduğunu ve bunun da REM uykusunda harcanan daha fazla zamanla ilişkili olduğunu buldular. Yeni sinirsel ağlar oluştukça ve bebekler yeni beceriler kazandıkça, bebeklik dönemindeki uzun REM saatlerinin beyinde hızlı yeniden şekillenmeyi desteklediği sonucuna vardılar.
Neden uyuduğumuza dair önde gelen iki teori de beynimize odaklanır : İlk teori, beynin hücreleri arasındaki bağlantıları yeniden düzenlemek için uykuyu kullandığını, hafızamızı ve öğrenme yeteneğimizi destekleyen elektrik ağları kurduğunu söylüyor. Diğer teori ise, beynin gün boyunca biriken metabolik atıkları temizlemek için zamana ihtiyacı olduğunu söylüyor. Nörobilimciler, bu işlevlerden hangisinin uykunun ana nedeni olduğu konusunda tartıştılar, ancak yeni yapılan bir çalışma cevabın bebekler ve yetişkinler için farklı olabileceğini ortaya koyuyor.
Science Advances dergisinde 18 Eylül’de yayınlanan çalışmada araştırmacılar, bebeklerin uyku saatlerinin çoğunu
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
olarak bilinen “derin uykuda” geçirdiklerini düşünüyor. Yine araştırmacıların düşüncelerine göre yeni yürümeye başlayan çocuklar 2 buçuk yaşına gelmeden hemen önce bu sefer beyinleri bakım moduna geçerek, uyku süresini çoğunlukla temizlik ve onarım için kullanarak, REM uykusu miktarı önemli ölçüde azaltıyor.Kaliforniya Üniversitesi, Los Angeles ve Santa Fe’de ekoloji ve evrimsel biyoloji profesörü olan kıdemli yazar Van Savage, “Büyüme modundan bakım moduna geçişin bu kadar keskin olması bizim için kesinlikle şok ediciydi” dedi. Araştırmacılar ayrıca diğer memelilerden (yani tavşanlar, sıçanlar ve diğer kobaylardan) veri topladılar ve onların uykularının da benzer bir dönüşüme uğrayabileceğini buldular; ancak, bu modellerin birçok tür arasında tutarlı olup olmadığını söylemek için henüz çok erken.
Öne Çıkan Bir Hipotez
PNA
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
dergisinde 2007’de yayınlanan bir önceki çalışmada Savage ve teorik fizikçi Geoffrey West, bir hayvanın beyin büyüklüğünün ve beyin metabolizma hızının ölçülmesinin hayvanın uyuduğu süreyi doğru bir şekilde tahmin ettiğini buldu. Genelde büyük beyinlere ve düşük beyin metabolizmasına sahip büyük hayvanlar, zıt özelliklere sahip küçük hayvanlardan daha az uyurlar. Bu kural, farklı türler arasında ve aynı türün üyeleri arasında geçerlidir; örneğin, fareler fillerden daha fazla uyur ve yeni doğan bebekler yetişkin insanlardan daha fazla uyur. Bununla birlikte, beyin büyüdükçe uyku süresinin azaldığını bilen yazarlar, bu değişimin farklı hayvanlarda ne kadar hızlı gerçekleştiğini ve bunun uyku işleviyle ilgili olup olmadığını merak ettiler.
Araştırmacılar, bu soruları yanıtlamaya başlamak için insanların ne kadar uyuduğuna dair mevcut verileri bir araya getirerek, yeni doğan bebeklerden ve 15 yaşına kadar olan çocuklardan; vücut büyüklüğü, metabolizma hızı, farklı yaşlarda REM uykusunda geçirilen sürenin REM dışı uykulara oranı gibi veriler derlediler.
Araştırma çalışanları, tüm bu değişen veri noktalarını zaman içinde izlemek ve aralarında hangi farklılıkların ortaya çıktığını görmek için matematiksel bir model oluşturdu. Beynin metabolik hızının bebeklik döneminde, organ hücreler arasında birçok yeni bağlantı kurarken yüksek olduğunu ve bunun da REM uykusunda harcanan daha fazla zamanla ilişkili olduğunu buldular. Yeni sinirsel ağlar oluştukça ve bebekler yeni beceriler kazandıkça, bebeklik dönemindeki uzun REM saatlerinin beyinde hızlı yeniden şekillenmeyi desteklediği sonucuna vardılar.
